Büruc Suresi

85 - Büruc Suresi Mehmet Okuyan meali ve tefsiri. 22 ayettir.

Rahmân, Rahîm olan Allah’ın adıyla.

  1. Yemin olsun: Burçları olan göğe,

  2. Vadedilen o güne,

  3. Şahit(ler)e ve şahitlik edilen(ler)e.

  4. (4, 5) Tutuşturulmuş yakıt(la) dolu o ateş(li) çukur(un) halkı kahrolsun![1]

    1) Tefsirlerimizde konuyu, Yemen, Irak, Necran, Suriye, Sümer, Babil, Filistin, Habeşistan veya Anadolu ile dolayısıyla Hz. İbrahim dönemi, Nebukadnezar veya Zerdüşt kralı ya da Himyer kralı Zûnüvâs ile ilişkilendiren yaklaşımlar vardır. Ayette isim kullanılmaması, mesajın evrensele taşınması içindir.

  5. (4, 5) Tutuşturulmuş yakıt(la) dolu o ateş(li) çukur(un) halkı kahrolsun![1]

    1) Tefsirlerimizde konuyu, Yemen, Irak, Necran, Suriye, Sümer, Babil, Filistin, Habeşistan veya Anadolu ile dolayısıyla Hz. İbrahim dönemi, Nebukadnezar veya Zerdüşt kralı ya da Himyer kralı Zûnüvâs ile ilişkilendiren yaklaşımlar vardır. Ayette isim kullanılmaması, mesajın evrensele taşınması içindir.

  6. (6, 7) Hani onlar o (ateşli çukur)un başında oturmuş, müminlere yaptıkları (işkenceyi) seyrediyorlardı.[1]

    1) Bu katiller hem inananları bilinçli ve planlı bir şekilde ateşte yakıyorlar, hem de çevrelerinde oturup seyrediyorlardı. Kin ve öfkeleri öylesine derinlere sirayet etmişti ki yaptıkları bu canavarlığı seyredip ondan keyif alabiliyorlardı. Dahası, bu cinayeti işleyenlerin yanında, fiilen buna katılmasalar da çevrede oturup, olup biteni seyredenler de o fiili işleyenler gibi sorumluydular. Ayetteki kınayıcı ifadeler, elbette bu türden insanları da içermektedir.

  7. (6, 7) Hani onlar o (ateşli çukur)un başında oturmuş, müminlere yaptıkları (işkenceyi) seyrediyorlardı.[1]

    1) Bu katiller hem inananları bilinçli ve planlı bir şekilde ateşte yakıyorlar, hem de çevrelerinde oturup seyrediyorlardı. Kin ve öfkeleri öylesine derinlere sirayet etmişti ki yaptıkları bu canavarlığı seyredip ondan keyif alabiliyorlardı. Dahası, bu cinayeti işleyenlerin yanında, fiilen buna katılmasalar da çevrede oturup, olup biteni seyredenler de o fiili işleyenler gibi sorumluydular. Ayetteki kınayıcı ifadeler, elbette bu türden insanları da içermektedir.

  8. Onlardan (müminlerden) yalnızca güçlü ve övgüye layık olan Allah'a iman etmeleri nedeniyle intikam alıyorlardı.

  9. O ki göklerin ve yerin otoritesi kendisine aittir. Allah her şeye şahittir.

  10. Şüphesiz ki inanmış erkeklerle inanmış kadınlara işkence edip sonra tevbe etmeyenlere cehennem azabı vardır ve onlar için yakıcı azap vardır.

  11. Şüphesiz ki iman edip iyi işler yapanlar için ise altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş budur.

  12. Şüphesiz ki Rabbinin yakalaması çok şiddetlidir.

  13. Şüphesiz ki O, başlatan ve tekrarlayandır.[1]

    1) Benzer mesajlar: A‘râf 7:29; Yûnus 10:34; Enbiyâ 21:104; Neml 27:64; ‘Ankebût 29:19, 20; Rûm 30:11, 27.

  14. O çok bağışlayandır, çok sevendir.

  15. Arşın sahibidir; yücedir.

  16. İstediği şeyi daima yapandır.[1]

    1) Benzer mesajlar: Bakara 2:253; Âl-i İmrân 3:40, 47; Mâide 5:1; Hûd 11:107; İbrâhîm 14:27; Hacc 22:14, 18.

  17. (17, 18) Firavun ve Semûd ordularının haberi sana geldi, (değil) mi?

  18. (17, 18) Firavun ve Semûd ordularının haberi sana geldi, (değil) mi?

  19. Doğrusu, kâfir olanlar bir yalanlama içindedir.

  20. (Fakat) Allah onları arkalarından kuşatandır.

  21. Doğrusu o yüce bir Kur'an'dır.

  22. Levh-i Mahfûz'dadır[1](Korunmuş bir levhadadır).

    1) [Levh-ı Mahfûz] ifadesi, "korunmuş levha" anlamında Yüce Allah'ın ilim sıfatını içermektedir.