Kaf

KAF SURESİ ÖMER SEVİNÇGÜL MEALİ

‘Sure, ismini “Káf” harfinden almıştır. Saklı anlamlar içeren harflerden biridir. Bakara suresinin baş kısmında bu tür harflerle ilgili bir açıklama vardır, oradan okunabilir.’

Bismillahirrahmanirrahîm.

  1. Káf. Andolsun o şanlı Kur’an’a!
  2. Gerçeği inkâr edenler, aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da dediler: “Ne tuhaf bir şey!
  3. “Ölüp de toprak olunca dirilecek miyiz! Bu, çok uzak bir dönüş!”
  4. Biz toprağın onlardan neyi eksilttiğini biliyoruz. Katımızda her şeyi koruyan bir kitap var.
  5. Onlar, gerçek kendilerine gelince onu yalanladılar. Şimdi kararsızlık içinde bocalayıp duruyorlar.
  6. Üzerlerindeki göğe bakmazlar mı, onu nasıl bina etmişiz! Nasıl da süslemişiz! Onda hiçbir çatlak yoktur.
  7. Yeryüzünü genişletip yaydık. Sarsılmasın diye üzerine sabit baskılar ‘dağlar, tepeler’ yerleştirdik. Orada her türden güzel bitkiler bitirdik.
  8. İçtenlikle gerçeğe yönelen her kulun gönül gözünü açıp ibret almasını sağlamak için ‘bunları yaptık’.
  9. Gökten bereketli bir su indirdik. Onunla nice bahçeler, derlenecek taneler bitirdik.
  10. Birbiri üstüne dizili salkımlar yüklenmiş upuzun hurma ağaçları yarattık.
  11. Kullara rızk olsun diye. Onunla ‘yağmurla’ ölü bir yere can verdik. ‘Kışın ölen canlılar baharda yeniden hayat buluyorlar.’ İşte, insanların dirilip kabirlerinden çıkışları da buna benzer.
  12. Onlardan önce Nuh halkı, Ress halkı, Semud halkı da yalanladılar.
  13. Âd halkı, Firavun halkı ve Lût’un yakınları da yalanladılar.
  14. Eyke halkı, Tübba halkı da. Bunların hepsi peygamberleri yalanladılar. Bunun üzerine tehdidim gerçekleşti.
  15. Birinci yaratıştan dolayı yorulduk mu biz! Asla! Onlar yeni bir yaratıştan kuşku duyuyorlar.
  16. Kuşkusuz, insanı biz yarattık. İçinden gelen sesin kendisine ne fısıldadığını biliriz. Çünkü, ona şah damarından daha yakınız.
  17. Biri sağında, biri solunda olmak üzere iki gözlemci oturur, insanların yaptıklarını yazarlar.
  18. Söz namına ne söylese, yanında mutlaka bir gözcü vardır.
  19. Ölümün insanı sarhoş gibi eden belirtileri mutlaka gelir. O zaman kendisine, “Kaçıp durduğun ölüm gerçeği işte budur!” denilir.
  20. Sûra üflenir! İşte bu da tehdit günüdür ‘kıyamettir’.
  21. Her insan, yanında bir sürücü, bir de tanıkla gelir.
  22. Andolsun, sen bundan gafildin. ‘Bunu umursamıyor, hiçbir hazırlık yapmıyordun.’ İşte, perdeni kaldırdık. Bugün gözün keskindir artık!
  23. Onu getiren der: “İşte, yanımda olan hazır!”
  24. Siz ikiniz, atın cehenneme direngen her kâfiri!
  25. İyi olan her şeye var gücüyle engel olanı!
  26. Allah’tan başka ilah uyduranı! Haydin, atın onu en şiddetli azaba!
  27. Onu yoldan çıkaran dostu der: “Rabbimiz! Onu ben azdırmadım, fakat kendisi ileri derecede sapıklıktaydı.”
  28. Allah buyurur: “Huzurumda çekişmeyin! Ben sizi daha önce azabımla uyarmıştım!
  29. “Benim katımda söz değiştirilmez. Ben, kullarıma asla zulmetmem.”
  30. O gün cehenneme, “Doldun mu?” deriz. Cehennem, “Daha yok mu?” der.
  31. Uzak olmayan cennet kötülükten sakınanlara yaklaştırılır.
  32. Size sözü verilen budur! Günahlarından tevbe edene... Onun emirlerini yerine getirene...
  33. Görmediği hâlde sınırsız merhamet sahibi Allah’a karşı kalbinde ürpertili bir korku duyana... Allah’a yönelik bir gönülle gelene...
  34. Esenlikle girin ona. Sonsuzluk günüdür bu!
  35. Orada ne dilerlerse onlarındır. Katımızda daha fazlası da vardır.
  36. Onlardan önce nice nesilleri yeryüzünden silmişizdir. Üstelik onlar kuvvet bakımından ‘şimdiki inkârcılardan’ daha çetindiler. Her yeri gezip girecek delik aradılar. Kurtulmak için var mı bir çâre!
  37. Bunda, kalbi olup sezene ya da tanık olup dinleyene ibretler vardır.
  38. Andolsun, biz gökleri, yeri ve aralarındakileri altı günde ‘evrede, aşamada’ yarattık. Bize bir yorgunluk da dokunmadı
  39. Sen onların söyledikleri karşısında sabırlı ol. Rabbini, güneşin doğuşundan önce, batışından önce övgülerle tesbih et ‘bütün kusurlardan ırak olduğunu dile getirerek an’.
  40. Onu geceden de tesbih et, secdelerin arkalarında da.
  41. Seslenenin yakın bir yerden sesleneceği güne kulak ver.
  42. O gün çığlığı işitecekler. Yargılanmak üzere çıkıp toplanma gününün geldiğini anlayacaklar.
  43. Biz diriltir, biz öldürürüz, dönüş de bizedir!
  44. O gün yer yarılır. Onlar çabucak ayrılırlar. Bize göre kolay bir toplanmadır bu.
  45. Onların dediklerini biz iyi biliriz. Sen onların üstünde bir zorba değilsin. Tehdidimden ‘kıyametten ve ahiretteki azaptan’ korkabileceklere Kur’anla öğüt ver ‘hatırlat, uyar, anlat, sakındır’!