Mudessir

MÜDESSİR SURESİ ÖMER SEVİNÇGÜL MEALİ

‘Müddessir, “örtüsüne bürünen, sarınan” demektir. Bu kelime surenin birinci ayetinde geçmektedir. Öncelikle Peygamber Efendimiz aleyhissalatü vesselâma, fakat Kur’an’ın umumi olması sebebiyle bütün inananlara bir hitaptır. Muhataba özel dünyasından çıkıp çalışması gerektiği telkin edilmektedir. Kinaye yönünü esas alırsak, “Ey o bürünen! Bürünmenin, uyumanın, rahat etmenin zamanı değil. Uyan artık! Çalış, insanları uyar, gerçekleri açıkla, sıkıntılara katlan, büyük bir kararlılıkla hareket et” denilmiş oluyor.’

Bismillahirrahmanirrahîm.

  1. Ey bürünen!
  2. Kalk ve uyar!
  3. Rabbini tekbir et.
  4. Giysini tertemiz yap.
  5. Çirkin olan ne varsa hepsini bırak.
  6. Yaptıklarını çok görerek başa kakma.
  7. Rabbin için sabreyle.
  8. Sûra üflendiği zaman,
  9. o gün pek zorlu bir gündür!
  10. İnkâr edenler için hiç de kolay değildir.
  11. O adamı bana bırak! Onu tek olarak yarattım,
  12. uzun uzadıya mallar verdim,
  13. gözü önünde oğullar verdim.
  14. nice nimetleri önüne serdim.
  15. Daha da artırmamı umuyor.
  16. Ne mümkün! Çünkü o, ayetlerimize karşı çok inatlı davrandı.
  17. Onu sarpa sardırırım!
  18. Çünkü o düşündü, ölçtü biçti.
  19. Kahrolası nasıl da ölçüp biçti!
  20. Kahrolası sonra nasıl da ölçüp biçti!
  21. Sonra baktı,
  22. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı,
  23. Sonra sırtını dönüp büyüklük tasladı,
  24. “Bu” dedi, “eskiden beri süregelen bir büyüdür.”
  25. “Ötesi yok, bu bir insan sözüdür!”
  26. Onu sekara girdireceğim!
  27. Sekar nedir bilir misin?
  28. Ne erteler, ne de bırakır!
  29. İnsana susamış bir susuz!
  30. Üzerinde on dokuz!
  31. Biz, cehenneme sadece melekleri gözetici yapmışızdır. Sayılarını bildirmekle, inkâr edenleri sınadık, önceki kitaplara inananlara kesin bilgi verdik, müminlerin de imanlarının artırdık. Kendilerine kitap verilenlerle müminler şüpheye düşmesinler. Kalplerinde hastalık bulunanlarla inkârcılar da, “Allah bu örnekle ne demek istedi?” desinler. Allah, bununla dilerse saptırır, dilerse doğru yola eriştirir. Rabbinin ordularını kendisinden başkası bilemez. Bu, insanlara bir uyarıdır!
  32. Hayır! Andolsun aya!
  33. Döndüğü an geceye!
  34. Ağardığı zaman sabaha!
  35. Şüphesiz, o sekar büyüklerden biridir!
  36. Uyarmak içindir,
  37. sizden, ileri gitmek ya da geri kalmak isteyenleri!
  38. Her nefis kendi kazancına rehindir.
  39. Hayırlı kimseler başka!
  40. Onlar cennetlerdedirler. Sorarlar,
  41. günahlara batmış suçlulara.
  42. Derler: “Sizi cehenneme sokan nedir?”
  43. Cevap verirler: “Biz namaz kılmazdık.
  44. “Yoksula yemek yedirmezdik.
  45. “Günahlara dalanların yanında biz de dalar giderdik.
  46. “Ölümden sonra dirilip yargılanmaya inanmazdık.
  47. “Sonunda gelmesi kesin olan ölüm geldi.”
  48. Artık şefaatçilerin şefaatinin onlara faydası olmaz.
  49. O hâlde bunlara ne oluyor da bu öğütten yüz çeviriyorlar,
  50. ürken yaban eşeklerinin,
  51. aslandan kaçışları gibi!
  52. Yok, onların her biri, kendisine yayılmış sayfalar verilsin ister!
  53. Olur şey değil! Daha doğrusu ahiretten korkmazlar.
  54. Hayır! Kur’an bir öğüttür uyarır.
  55. Dileyen okur, düşünür, ders alır.
  56. Bununla beraber, Allah dilemezse onlar öğüt alamazlar. Sakınılması gereken odur, bağışlayan da!