Kamer

54-KAMER Suresi Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali

(Mekke döneminde indirilmiştir. 55 âyettir.)

Rahmeti sonsuz ve sürekli olan Allah'ın adıyla

  1. Kıyamet yaklaştı ve hakikat ortaya çıktı.
  2. Ama onlar gördükleri her âyetten yüz çevirir, "Bu, süregelen bir aldatmacadır" derler.
  3. Hevalarına uyarak yalanlarlar. Oysa bahsedilen her şey, sonunda gerçekleşecektir.
  4. (4-5) Andolsun ki, onlara, ibret alabilecekleri derin hikmetlerle dolu nice haber gelmiştir. Ama uyarılar fayda vermiyor.
  5. (4-5) Andolsun ki, onlara, ibret alabilecekleri derin hikmetlerle dolu nice haber gelmiştir. Ama uyarılar fayda vermiyor.
  6. Artık onlardan uzak dur. Bir çağırıcının, görülmedik birşeye çağıracağı Gün...
  7. Korku dolu gözlerle, çekirge süreleri gibi kabirlerinden kalkarlar.
  8. Kendilerini çağırana doğru koşarlarken, kâfirler: "Bu ne kötü bir Gün!" derler.
  9. Onlardan önce Nûh kavmi de hakikati yalanlamıştı. Kulumuzu yalanlamış ve "O, bir delidir" diyerek görevini yerine getirmesine engel olmuşlardı.
  10. Bunun üzerine Nûh, Rabbine: "Rabbim! Doğrusu ben yenildim. Artık bana yardım et!" diye yalvarmıştı.
  11. Biz de gökten şiddetli bir yağmur indirdik.
  12. Yerden de sular fışkırttık. Kararlaştırılan işi gerçekleştirmek üzere her yeri su kapladı.
  13. Ama onu, çivilenmiş tahtalardan yapılmış o gemiyle kurtardık.
  14. Gemi, nankörlük edilen Nuh'a bir ödül olmak üzere, korumamız altında yüzüyordu.
  15. Andolsun, onu bir işaret yaptık. Öğüt alan yok mu?
  16. Uyarılarım dikkate alınmadığında ettiğim azap ne korkunçtur!
  17. Bu Kur'an'ı öğüt alınsın diye anlaşılır kıldık. Öğüt alan yok mu?
  18. Âd kavmi de hakikati yalanladı. Uyanlarım dikkate alınmadığında ettiğim azap ne korkunçtu!
  19. Onların üstüne o amansız günde şiddetli bir kasırga gönderdik.
  20. İnsanları, fırtınanın söküp attığı hurma kütükleri gibi savurup attı.
  21. Uyarılarım dikkate alınmadığında ettiğim azap ne korkunçtu!
  22. Bu Kur'an'ı öğüt alınsın diye anlaşılır kıldık. Öğüt alan yok mu?
  23. Semûd kavmi de uyarılarımızı yalanladı.
  24. Dediler ki: "Bizim gibi bir insana mı uyacağız? O takdirde yanlış bir iş yapmış ve akılsızlık etmiş oluruz."
  25. "Bu öğüt aramızdan ona mı indirilmiş? Hayır; o, küstahlık taslayan yalancının biridir."
  26. Yakında kimin küstah ve yalancı olduğunu anlayacaklar.
  27. "Ey Salih! Onları sınamak için dişi bir deve gönderiyoruz. Sabret ve ne yapacaklarına bak."
  28. "Onlara, suların aralarında paylaşılacağını bildir. Sırası gelen, payını alsın" dedik.
  29. Ama adamlarını çağırdılar, o da o deveyi boğazladı.
  30. Uyarılarım dikkate alınmadığında ettiğim azap ne kötüydü!
  31. Onları korkunç bir gürültüyle yok ettik. Çer çöp yığınına döndüler.
  32. Bu Kur'an'ı öğüt alınsın diye anlaşılır kıldık. Öğüt alan yok mu?
  33. Lût kavmi de bütün uyarıları yalanladı.
  34. (34-35) Biz de üzerlerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Ama Lût'un taraftarlarını, katımızdan bir lütuf olarak seher vakti kurtardık. İşte Biz, şükredenleri böyle ödüllendiririz.
  35. (34-35) Biz de üzerlerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Ama Lût'un taraftarlarını, katımızdan bir lütuf olarak seher vakti kurtardık. İşte Biz, şükredenleri böyle ödüllendiririz.
  36. Lût onları Bizim azabımıza karşı uyarmıştı. Ama onlar bu uyanlara kuşkuyla yaklaştılar.
  37. Onun konuklarıyla ilişki kurmak istediler. Biz de hakikati görmelerini engelledik. Uyarılarımı dikkate almamanın cezasını çekin bakalım!
  38. Sabah erkenden, o korkunç azap başlarına geliverdi.
  39. Uyarılarımı dikkate almamanın cezasını çekin bakalım!
  40. Bu Kur'an'ı öğüt alınsın diye anlaşılır kıldık. Öğüt alan yok mu?
  41. Firavun halkına da uyarılar yapılmıştı.
  42. Ama onlar ayetlerimizin hepsini yalanladılar. Biz de onları, üstün ve kudret sahibine yaraşır bir şekilde cezalandırdık.
  43. Ey kafirler! Siz, önceki kâfirlerden daha mı iyisiniz? Yoksa ilahi belgelerde azaba uğramayacağınızı gösteren bir hüküm mü var?
  44. Yoksa onlar, "Bize kimse güç yetiremez" mi diyorlar?
  45. Hayır, yenilecek ve arkalarını dönüp kaçacaklar.
  46. Onlar asıl azabı Kıyamet Günü görecekler. O Gün ne korkunç, ne acı olacak!
  47. Günahkârlar o Gün, doğru yoldan saptıklarını ve akılsızlık ettiklerini anlayacaklar.
  48. Yüzükoyun ateşe sürüldükleri Gün, onlara: "Cehennem ateşinin nasıl yaktığını tadın bakalım!" denecek.
  49. Doğrusu Biz, her şeyi belli bir ölçüye göre yarattık.
  50. İsteğimiz, göz kırpması kadar kısa bir sürede yerine gelir.
  51. Sizin gibi nicelerini yok ettik. İbret alan yok mu?
  52. Çünkü yaptıklarının kötü olduğu, ilahî belgelerde gösterilmişti.
  53. İster küçük olsun, ister büyük, insanın yaptığı her şey kaydedilmektedir.
  54. Allah'a karşı gelmekten çekinenler, içlerinden sular akan cennetlere girecekler.
  55. Her şeye güç yetiren Allah'ın huzurunda ağırlanacaklar.